Bu Blogda Ara

19 Ekim 2014 Pazar

Berberin kocası

                          

   Birkaç yerde görüp tavsiye listeme aldığım bu filmi seyretmeye karar verdik dün gece. Oldukça değişik olan bu Fransız filmini izlemek için bu kadar ısrar etmeseydim ilk 15 dakikadan sonra bile kapatır geçerdim. Küçüklüğünden beri berberlere özel bir ilgisi olan çocuğun saplantılı aşk hayatını izliyormuşuz gibi geldi başta. Basite indirgersem "sapıklık" addettiğim davranışlarını izleyerek geçecek sandığım filmde esas kızla yaşanan esaslı ilşkisi başlayınca taşlar yerine oturdu yavaş yavaş. Güzel diyaloglar, izleyene geçen samimi duygularla oluru alsa da uykuya yenik düşüp son 15 dakikası izlenmeden kaldı. Bugün de sinema dağarcığı benden geniş olan arkadaşımla konuşurken yaşadığım hayal kırıklığını anlattım ona, o da şaşırdı bu duruma; galiba zevkler ve renkler hakikaten farklıydı! Az önce içimdeki eksik kalanları tamamlama isteği baskın çıktı ve film bitti. Öyle bir sonla bitti ki tüm bu yargılarımı alıp götürdü. Neden hakkında tavsiye verildiğini anlamış ve hak vermiş oldum. Aşk, evlilik, tutku nasıl bir arada kalır, kalmalı mı diye düşünürken buldum kendimi gözyaşlarım düşmek üzereyken...       

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder